Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Abdi, Al Majalla’ya verdiği mülakatta Fırat’ın doğusunda son dönemde yaşanan olaylara değindi ve Şam ile Tahran arasında bu ayın başında yönetime karşı ayaklanan Arap aşiretlerini desteklemeye yönelik ‘açık bir koordinasyon’ olduğunu ileri sürdü.
Türkiye’nin de, kendi desteklediği grupları ‘aşiret ayaklanmasına dahil ederek bu çabaya katkıda bulunuyor gibi göründüğünü’ söyleyen Abdi, ‘Suriye, İran ve Türkiye’nin çabalarına rağmen’ isyanın bastırıldığını ve durumun kontrol altına alındığını savundu.
Abdi, ABD’nin aşiretlere yönelik askeri operasyonlara aktif olarak katılmadığını, SDG’nin ‘düzeni sağlama’ operasyonlarında ‘hava desteği (keşif) dışında kapsamlı bir ABD yardımına ihtiyaç duymadığını’ söyledi.
Suriye’nin kuzeydoğusunda ABD ve Rusya arasında Ukrayna çatışmasının da etkisiyle yaşanan gerginlikle ilgili olarak Abdi, bu gerginliğin şu anda asgari düzeyde olduğunu belirtti.
Şam ile müzakere etmeye ‘istekli olduğunu’ ifade eden SDG lideri, buna rağmen bu tür görüşmeler için ‘gerekli koşulların henüz oluşmadığını’ savundu. Şam yönetimini ‘inatçı’ olarak nitelendiren Abdi, Esad yönetiminin ‘barış ve istikrara yol verebilecek mantıklı önerileri sürekli olarak reddettiğini’ öne sürdü.
SDG’yi ‘profesyonel ve vatansever bir güç’ olarak niteleyen Abdi, grubun Suriye ordusuna entegre edilmesini ve rol ve faaliyetlerinin resmi kurumlar aracılığıyla düzenlenmesini savundu.
SDG’nin lağvedilmesine yönelik bir plan olmadığının altını çizen Abdi, silahlı güçlerinin lağvedilmesine yönelik çağrıların siyasi bir çözüme ulaşılmasını daha da zorlaştırdığını ileri sürdü.
Abdi, ‘özyönetim’ modelini överken bu modelin, bu bölgelerde yaşayan Kürtlerin geçmişte olduğu gibi ‘dışlanmamasını ve marjinalleştirilmemesini’ sağladığını iddia etti.