12 Cumhuriyetçi ABD senatörü 24 Nisan’da Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Karim Khan’a bir mektup göndererek mahkemenin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve diğer yetkililer hakkında tutuklama emri çıkarması halinde bunun sonuçlarına katlanmakla tehdit etti.
Senatörler, Khan’ın 7 Ekim saldırısının ardından tanık olduğu “hesaplanmış zulüm” raporuna atıfta bulunarak ve “Hamas’ın terörizmi ile İsrail’in haklı tepkisi arasında hiçbir ahlaki eşdeğerlik” bulmadıklarını açıkça belirterek, UCM’nin “meşru meşru müdafaa eylemlerini” cezalandırmaya çalıştığını iddia ettiler. Senatörler ayrıca, tutuklama kararlarının “UCM’yi terörizmin en büyük devlet destekçisi ile aynı hizaya getireceğini” öne sürdüler.
İmzacılar, çıkarılacak herhangi bir tutuklama emrini “sadece İsrail’in egemenliğine değil, ABD’nin egemenliğine yönelik bir tehdit” olarak kabul edeceklerini açıkladılar.
“İsrail’i hedef alırsanız biz de sizi hedef alırız,” tehdidinde bulunan imzacılar, bundan sonra atılacak herhangi bir adımın “UCM’ye yönelik tüm Amerikan desteğini sona erdireceğini” ve “[Khan] ve ailesinin ABD’den çıkışını yasaklayacağını” belirttiler. Mektup, “Uyarıldınız,” diye sona erdi.
Mektup, Senatosu Azınlık Lideri Mitch McConnell’in yanı sıra Arkansas Senatörü Tom Cotton, Tennessee Senatörü Marsha Blackburn, Alabama Senatörü Katie Boyd Britt, Kuzey Kaliforniya Senatörü Ted Budd, Kuzey Dakota Senatörü Kevin Cramer, Teksas Senatörü Ted Cruz, Tennessee Senatörü Bill Hagerty, Nebraska Senatörü Pete Ricketts, Florida Senatörü Marco Rubio ve Rick Scott ile Güney Carolina Senatörü Tim Scott tarafından imzalandı.
UCM Savcılığından cuma günü yapılan açıklamada, mevcut davalarla ilgili “önemli bir kamu yararı” olduğu belirtilerek diyalog teşvik edildi, fakat Roma Statüsünün 70. Maddesi uyarınca, mahkemenin herhangi bir eylemine karşı misilleme tehdidinde bulunan kişilere karşı uyarıda bulunuldu.
ABD Roma Statüsüne taraf değil ve UCM’nin Filistin toprakları üzerinde sahip olduğunu iddia ettiği yargı yetkisini tanımıyor. Mektupta ayrıca federal, eyalet ve yerel yönetimlerin UCM’ye yardım etmesini yasaklayan ve ABD Başkanına UCM tarafından gözaltına alınan herhangi bir “ABD’li kişi” ya da müttefikin “serbest bırakılması için gerekli ve uygun tüm araçları kullanma” yetkisi veren Amerikan Hizmet Üyelerini Koruma Yasasına da vurgu yapıldı.