Lübnan gazetesi Al-Akhbar’ın haberine göre BAE ve Suudi Arabistan gibi Körfez ülkelerinin Suriye’ye yönelik tüm insani yardım ve yatırım vaatleri ABD’nin uyarı ve tehditleri nedeniyle donduruldu.
Al-Akhbar’a konuşan Arap diplomatik kaynaklar, “Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudilerin Suriye’ye yardım etme ve çeşitli düzeylerde yatırımları harekete geçirme yönündeki tüm vaatleri dillerde söz, kağıt üzerinde mürekkep olarak kaldı ve hiçbiri gerçeğe dönüştürülmedi,” dedi.
Kaynaklara göre BAE, ABD yaptırımlarının bu yatırımların ve yardım transferlerinin gerçekleşmesini ‘engelleme kabiliyetini hafife aldı.’ Gazete kaynakların şu sözlerini aktarıyor: “ABD yaptırımlarının ve Amerikalıların BAE ve Suudi yetkililere yaptığı uyarıların… Suriye’deki yeni yatırım girişimlerini engellemeyi başardığı ortaya çıktı… BAE’nin Suriye’de halihazırda var olan yatırım projeleri var fakat istikrarsız güvenlik koşulları bahane edilerek bu projelerdeki çalışmalar durduruldu.”
31 Temmuz’da Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad, Batılı liderleri Suriye ile ilişkilerin normalleşmesini durdurmak için Arap devletlerini yaptırım uygulamakla tehdit etmekle suçlamıştı. Mikdad, “Arap kardeşlerimiz Batı’nın şantajına boyun eğmeyecektir,” diyerek ‘ABD etkisinden uzak’ Arap ülkeleriyle görüşmeler yapıldığını vurgulamıştı.
Katar gibi bazı Arap devletleri Suriye’ye karşı çıkmakta kararlı davranırken, Irak gibi diğer Arap devletleri Suriye’nin yeniden bölgeye entegre olması için çaba göstermeye devam ediyor. Washington’un Bağdat ve Şam’ın arasını açma girişimlerine rağmen, Al-Akhbar iki ülkenin çeşitli alanlarda yakın işbirliğini sürdürdüğüne dikkat çekiyor.
Irak Başbakanı Muhammed Şii El Sudani’nin kısa süre önce Suriye’ye yaptığı ziyaret ve Esad ile görüşmesi kapsamında, ABD işgalinin neden olduğu ciddi kıtlıkla mücadele için enerji işbirliğinin artırılması da dahil olmak üzere pek çok konu ele alındı.
Öte yandan Al-Akhbar’a göre ABD, Suriye’nin güneydoğusundaki El-Tanf bölgesindeki ABD üssünde eğitilen silahlı grupların yanı sıra Suriye Demokratik Güçlerini (SDG) de güçlendirmeye çalışıyor. Haberde, “İlan edilen hedef, Şam ile Bağdat arasındaki yolu kesmek için El Bukemal kentini işgal etmek ve böylece ‘İran derinliğine’ erişimi engellemektir,” deniyor.
Fakat Al-Akhbar, ABD’nin bu hamlesinin ‘direniş eksenin Suriye çölündeki Amerikan güçlerine saldırmasına ve onları bu hassas bölgeden çıkarması için bir fırsat olacağına’ işaret ediyor. Gazete, Badia çölü bölgesinde ve Süveyda’da, büyük olasılıkla Suriye, İran ve Rusya tarafından ortaklaşa koordine edilen ‘askeri hazırlıklar’ olduğunu ve bunların ‘ABD’nin El-Tanf üssüne yönelik bir kara saldırısı hazırlığı olarak değerlendirilebileceğini, belki de öncesinde insansız hava araçları ve balistik füzelerle bir saldırı yapılabileceğini’ de ekliyor.